KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu’nun III. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi Açılış Konuşması
23 Kasım 2018, İstanbul
Sayın Cumhurbaşkanım,
Çok kıymetli Eşi Sayın Hanımefendi,
Değerli Misafirler,
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile düzenlediğimiz, 3. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirve’mize hepiniz hoş geldiniz.
Sizleri, medeniyetlere ev sahipliği yapan, nice kahramanları yetiştiren; herkesi zarafeti ile kucaklayan İstanbul’umuzda misafir etmekten, büyük bir mutluluk duyuyorum.
Farklı bakış açılarının buluşarak zenginleştiği zirvemizle, yeniden bir aradayız. Bu vesileyle, davetimize ilgi gösterip gelen siz değerli misafirlerimize teşekkür ediyorum.
Bilhassa, kadın ve ailenin önemini her fırsatta dile getirip, onları güçlendirmek için var gücüyle çalışan Sayın Cumhurbaşkanımız ve çok kıymetli eşi hanımefendiye şükranlarımı sunuyorum.
Kıymetli Misafirler,
Aile; fertlerin birbirlerine sevgi ve sadakat duygularıyla bağlanıp, kendini güvende hissettiği, hak ve yükümlülüklerin dengelendiği bir kurumdur.
İnsanlık tarihine baktığımızda, ailenin her dönemde varlığını koruduğunu görüyoruz. Çünkü aileye sahip olmak yaratılıştan gelen bir duygudur. Ayrıca, toplumların gücünü ve refahını borçlu olduğu bu kurum, fertlerin birbirlerine olan desteği ile varlığını sürdürür.
İnancımıza göre aile, sağlam bir misak olarak nitelendirilir. Nitekim, ilk insan Hz. Adem, eşi ile birlikte var edilerek, aile olmanın önemi bize gösterilmiştir. Bizler de insanlık tarihinden itibaren var olan bu sağlam birliği, güçlendirme çabasındayız.
Çünkü yeryüzünü birlikte imar edip, zorluklarla mücadele etmek, ancak sağlam bir aile yapısıyla mümkündür.
Bizler KADEM olarak, aileyi güçlendirmenin, kadın-erkek herkesin ortak sorumluluğu olduğunun bilincindeyiz. Bu sebeple, kadın ve aile konularında, kurulduğumuz günden bu yana eşitliği de içeren bir adalet anlayışıyla hakkaniyeti savunduk hep.
Zira, toplumda huzurun sağlanabilmesi, öncelikle aile kurumu içerisindeki denge ile mümkündür. Bu dengeyi sağlamak adına pek çok alanda faaliyetlerimizi sürdürüyor, sosyal ve akademik hayata katkı sağlıyoruz. Kadın ve Adalet Zirvemiz de, bu çalışmalarımızdan biri.
Kıymetli Misafirler,
Bu seneki zirvemizin ana temasını Ailenin Güçlendirilmesi olarak belirledik. Çünkü biz ailenin gücüne inanıyor ve güçlü toplumların ancak güçlü aile yapılarıyla sağlanacağını biliyoruz. Bu sebeple aile bütünlüğünü ve sahip olduğumuz geleneği gündemde tutmak istedik.
Tarih boyunca aile, pek çok fırsat ve tehditle karşı karşıya kalmıştır. Söz konusu tehditlerin sebeplerini irdeleyerek, hem fert hem toplum için fırsata dönüştürmek ve sorunlara gerçekçi çözümler üretmek aslında bizim elimizde. Bunu başarmak için kabul etmek gerekir ki, aile yalnızca anne-baba-çocuk ilişkisinden ibaret, veya sosyo-ekonomik şartlardan etkilenen bir kurum değildir.
Şüphesiz, aileyi anlamak ve güçlendirmek için daha özenli bir bakış açısına ihtiyacımız var. Biz de zirvemizde konularımızı belirlerken, aileyi ilgilendiren her alanı düşünmeye çalıştık. Ve bu hassasiyetle, insanların hayatlarına dokunan, çözüm üretilmesi gereken alanları tartışmaya açtık.
Zengin bir bilgi paylaşımı sağlayacak bu çeşitlilik sayesinde, aileyi tüm yönleriyle ele alma gayretinde olacağız. İnanıyoruz ki, elde edeceğimiz veri, kazanım ve tecrübeler bizlere yeni çalışma alanları açacak.
Kıymetli Hazirun,
Hepimizin bildiği gibi, artık dijital bir dünyada yaşıyoruz. Alkol ve madde bağımlılığının yanı sıra, sosyal medya bağımlılığı da, görmezden gelinemeyecek boyutlarda. Şüphesiz bu dijital dünya, bizlere yepyeni bir iletişim modeli sunuyor.
Bir yandan haberleşmeyi kolaylaştıran bu dönüşümün, bireysel ilişkiler ile aile yapısını da etkilediği muhakkak. Söz konusu iletişim modelinin, insan tabiatına ne kadar uygun olduğu ve nasıl etkiler bırakacağının incelenmesi, sağlıklı ailenin sürekliliği açısından ayrıca önem arz ediyor.
Öte yandan bireysel hayat tarzının da aile birlikteliğini etkilediğini düşünüyoruz.
Tek başına yaşayarak kimseye ihtiyacı olmadığını düşünen, kendi isteklerini önceleyip yalnızca bu sayede mutluluğu arayan kadın ve erkek modelinin, kişiyi gittikçe yalnızlaştırdığını görüyoruz. Ve bu durumun, fertler arasındaki paylaşımı azalttığını, ayrıca aile mefhumunu da zedelediğini düşünüyoruz.
Önemsediğimiz bir diğer husus da yeni şehir anlayışı…
Günümüzde şehir mimarisinin ve planlamasının, ailenin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda gözden geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Örneğin; yaşlı veya engelli bir bireyin, ya da bebek arabasıyla yolda yürümek isteyen birinin bunu rahatlıkla başarabileceği, aile dostu şehir planlamasını zaruri buluyoruz.
Bir diğer konu ise şiddet ve istismar…
Tarihin her döneminde, insanlık onuruna yakışmayan vak’alar olagelmiş ve toplumlar bu utançla mücadele etmek durumunda kalmıştır. Hiç şüphesiz, hangi canlıya karşı olursa olsun şiddet ve istismar, hiçbir mazeret kabul etmez.
Şu hususu önemle belirtmek isterim ki, bizler KADEM olarak, sadece kadına yönelik şiddetin değil, bizatihi şiddet olgusunun karşısında duruyoruz.
“Bir insanı öldürmek tüm insanlığı öldürmek gibidir” düsturundan hareketle, kadına yönelik şiddetin ağır mağduriyetlere sebebiyet verdiğini görüyoruz. Bu düşünceyle, zirvemizi 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında gerçekleştiriyoruz.
Kıymetli Misafirler,
Açılışını yaptığımız bu zirvemizde de dünyanın her bölgesinden, alanında uzman kişiler, katkı sağlamak üzere buradalar. Dünyanın farklı kıtalarından gelen, 10 ülkenin Aile ve Kadın bakanları, uyguladıkları sosyal politikalar ve çözüm önerilerini paylaşacak.
Öte yandan, 16 ülkeden 34 konuşmacı ve farklı din mensupları ile kadın ve aileye yönelik pek çok konuyu ele alacağız. Bu çeşitlilik bizim için çok kıymetli.
Bu vesileyle, iki gün boyunca panellerimizde fikirlerini paylaşacak olan konuşmacılarımıza, ayrıca zirvemizi takip edecek tüm katılımcılarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum.
Öncelikle, zirvemizi ortaklaşa düzenlediğimiz sayın Bakan başta olmak üzere Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımıza,
Bu süreçte bizlerden desteklerini esirgemeyen kıymetli sponsorlarımıza ve emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.
Ayrıca, Sayın Cumhurbaşkanımız ve kıymetli eşine teşriflerinden ötürü teşekkürü bir borç biliyorum.
Zirvemizin hayırlı sonuçlar getirmesini temenni ediyor, saygılarımı sunuyorum.