TAKDİM

Aile; bireylerin fiziksel, psikolojik, sosyal ve ekonomik ihtiyaçlarının karşılandığı, topluma uyum ve katılımlarının sağlanıp düzenlendiği temel birimdir. Kültürel değerlerin benimsenmesinde, sevgi, merhamet, adalet ve sorumluluk gibi temel değerlerin kazanılmasında, aile önemli rol oynar. Bireylerin sosyalleşmesi, vatandaşlık ve topluma aidiyet gibi değerlerin kazanılması da öncelikle aile ortamında gerçekleşir. Her birimiz ailemizden aldığımız kültürel mirasla bir kimlik edinmekte ve toplumsal hayata dâhil olarak bu kültürü sürdürmekteyiz. Bu yönüyle aile toplumsal düzeni beslemekte ve topluma “biz” olma duygusuna sahip bireyler kazandırmaktadır.

Aile hem birey hem toplum için vazgeçilmez bir kurumdur. KADEM olarak biz kadın ve erkeği, aileyi ayakta tutan iki insan olarak kabul ediyoruz. Her ikisinin de aileden beslendiğine ve aileyi korumakla sorumlu olduğuna inanıyoruz. Hoşgörü ve anlayışla kurulup, sorumluluk bilinciyle sürdürülen bir aile hayatı, şüphesiz toplumumuzun temel dinamiğidir.

Aileyi, kadınıyla erkeğiyle, çocuğuyla yaşlısıyla bir bütün olarak ele alıyoruz. Bu yaklaşım doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz Toplumsal Cinsiyet Adaleti Kongresi temamızı 2017 yılında Kadın ve Aile, 2018 yılında Boşanma, 2020 yılında Değişen Dünyada Ebeveynlik olarak belirledik. 2018 yılında gerçekleştirdiğimiz Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi temamız ise Ailenin Güçlendirilmesi idi.

Bu etkinliklerimiz neticesinde aile içi rol ve sorumluluklardaki dönüşümünün analiz edilmesine yönelik ihtiyacı daha somut bir şekilde fark ettik. Dünya, eşi görülmemiş bir hızla değişirken aile yapısı da dönüşüme uğruyor. Özellikle modernleşme süreciyle birlikte gerçekleşen sosyal ve ekonomik değişimler, aile içi rol dağılımlarını ve anlamlarını da dönüştürmektedir. Kadınların sosyo-ekonomik ve siyasal hayatın her alanında yer almasıyla birlikte aile içi rol dağılımlarındaki bu dönüşüm, gözlenebilir bir seviyeye ulaşmıştır. Ailedeki dönüşümün araştırılması ve incelenmesi; aile içinde adaletin sağlanabilmesi, kadınların güçlendirilmesi, ailenin iyi olma halinin devamlılığı, bireylerin sağlığı, mutluluğu ve toplumun kalkınması açılarından çok önemlidir. Özellikle babalık rolü, ailenin iyi olma hali ve çocuğun sağlığı, mutluluğu ile doğrudan ilişkilidir. Bu sebeplerle elinizdeki çalışma, modern zamanda ortaya çıkan “yeni babalık” kavramını ele almaktadır.

Çalışma kapsamında Türkiye’de babalığın anlamı; büyük aile ile olan ilişkiler, babaların kendi babalarıyla kurdukları ilişki biçimleri, babaların kendi babalarını örnek almaları, iletişim, karar alma, problem çözme süreçleri, aile içerisindeki sorumlulukları ve babaların çocuklarıyla geçirdikleri vakit ana başlıklarında, nitel ve nicel yöntemle araştırılmıştır. Araştırma kapsamında anne ve babalarla derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir.

Ailenin İyi Olma Hali ve Babalık Araştırması Projesi, Ankara Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (ANAR), iş birliğinde ve Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı ortaklığında gerçekleştirilmiştir. Bu önemli araştırmanın yürütücülüğünü yapan İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Atilla Arkan’a; araştırmanın nicel boyutu için ANAR yönetimine ve araştırmayı raporlayan Naciye Öztürk’e teşekkür ederim. Son olarak, araştırmaya katkı sağlayan tüm anne ve babalara; iş birlikleri ve evlerini araştırmacılara açmaları nedeniyle yürekten teşekkür ederim.

Doç. Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu

KADEM Yönetim Kurulu Başkanı


Yazıyı Paylaşın!

Son Haberler

Bültenimize Abone Olun!

Bizi Takip Edin

Go to Top