TAKDİM
Aile, insanlık tarihi boyunca toplumsal hayatın en temel ve en önemli kurumu olagelmiştir. Kişiliğimizi, inancımızı, kimliğimizi, ana karakterimizi bize kazandıran aile, aynı zamanda bireyin sosyalleşmesini sağlayan, dolayısıyla onu gerçek anlamda toplumsal varlık haline getiren kurumdur. Bu yönüyle aile kurumu tarih boyunca önemini korumuştur ve toplumsal hayat devam ettiği sürece korumaya devam edecektir. Neslin ve nesebin muhafazası ve sürekliliği için de aile kurumunun varlığı elzemdir.
Öte yandan değişim toplumlar için kaçınılmaz bir gerçekliktir. Toplumun değişken yapısı göz önünde bulundurulduğunda, ailenin de bu değişimden azade olmadığını belirtmek gerekir. Bununla birlikte tüm dünyada aile hala toplumsal yapılanmanın en güçlü ögesidir. Dolayısıyla aile yapılarının dönüşüyor olması, aile kurumunun yok olduğu ya da dağıldığı anlamına gelmez. Günümüzdeki aile yapısının geleneksel yapıdan farklılaştığını göz önünde bulundurmak ve buna göre politikalar geliştirmek gereklidir. KADEM olarak bu düşünceden hareketle güçlü ilişkilere ve bağlara dayalı aile yapısıyla ilgili önerileri ve politikaları, ulusal ve uluslararası kamuoyunun dikkatine sunarak konuya karşı duyarlılık geliştirmeyi amaçlamaktayız.
Bizler kadın ve erkeği, aileyi ayakta tutan iki insan olarak kabul ediyoruz. Kadın da erkek de aileden beslenir ve aileyi korumakla sorumludur. Hoşgörü ve anlayışla kurularak sorumluluk bilinciyle sürdürülen bir aile hayatının, toplumumuzun temel dinamiği olduğuna inanıyoruz. Bu itibarla kadını güçlendirme söylemimiz, aileyi güçlendirme söyleminden bağımsız değildir. Kadını güçlendirmek, aileyi oluşturan diğer unsuru yani erkeği güçsüz bırakmak anlamına da gelmez. Kadın ve erkek; eğitimli, bilinçli, kendine saygılı ve toplumsal yeterliliğe sahip olduğunda, aileler de şüphesiz daha güçlü ve mutlu olacaktır.
Kadının öz saygısının gelişmesi, aile ve toplum hayatında kendini gerçekleştirebilmesi için şüphesiz kişilik olarak da güçlenmesi gerekmektedir. Aileler, güçlünün tahakkümü veya güçsüzün tahammülü ile değil sevgi ve saygı ile yürür. KADEM olarak amacımız, kadın ve erkeğin hak ve sorumluluklarını benimsediği, ilişkilerin sevgi, saygı ve merhamet üzerine kurulu olduğu bir aile yapısını desteklemektir. Güçlü kadının güçlü aile, güçlü ailenin de güçlü toplumu oluşturduğu bilincinden hareketle yaptığımız tüm faaliyetlerde, aile konusundaki hassasiyetimizi vurguladık. Buradan yola çıkarak 2018 yılında gerçekleştirdiğimiz Kadın ve Adalet Zirvesi’nin temasını ‘Ailenin Güçlendirilmesi’ olarak belirledik. Yine 2017 yılında gerçekleştirdiğimiz Toplumsal Cinsiyet Adaleti Kongre temamız ‘Kadın ve Aile’ iken, 2018 yılında ‘Boşanma’, 2020 yılında ise ‘Değişen Dünyada Ebeveynlik’ konularını işledik.
Elinizde bulunan bu eser, bir saha çalışmasının ürünü olup bu faaliyetlerimizin devamı mahiyetindedir. Kapsayıcı bir perspektifle Türkiye’de sosyo-ekonomik, kültürel, dinî, siyasi ve teknolojik değişimlerin, aile yapısı ve aile bireyleri üzerindeki etkilerini ve toplumdaki dönüşümü farklı yönleriyle ele almayı amaçlamıştır. Demografik verilerden gündelik hayat pratiklerine, eş seçiminden bütçe yönetimine, aile içi rollerden miras paylaşımına kadar pek çok alanda toplumsal değişimi okumaya imkân veren bu çalışmanın genişletilmiş sonuç raporunu size sunmanın memnuniyeti içindeyiz
ARGETUS Araştırma ve Bilimsel Organizasyon Danışmanı Erol Erdoğan’a, araştırmaya yürütücü olarak destek veren Mutlu Aile Mutlu Çocuk Derneği’ne, AYSİT Vakfı’na, Türkiye STK Çocuk ve Genç Platformu’na teşekkür etmek istiyorum.
Proje Bilim Danışmanı Doç. Dr. Mehmet Fatih Aysan’a ve Araştırma Görevlisi Merve Reyhan Baygeldi’ye, bu geniş kapsamlı araştırmanın sonuç raporunu detaylı bir şekilde hazırladıkları için şükranlarımı sunuyorum.